Haklar kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Hukuk
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Abdüktör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uzaklaştırıcı
Vatandaşlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yurttaşlık, Tabiiyet
Difüzyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yayım
Oyuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kovuk
Çökmüş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozgun, Göçük, Pinpon
Sançmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Batmak, Saplamak, Rekzetmek
Yitirilmiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yitik
Sübvanse Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Desteklemek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Tahkim Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Berkitmek
Başkaları kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Âlem
Biyografi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hayat Hikâyesi, Öz Geçmiş, Tercümeihal, Tercüme-i Hâl, Hâl Tercümesi
Kadran kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölçek
Köydeş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Köylü
Rastoluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Diletlik
Yatkın Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaraşmak
Tariflemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lanse Etmek, Övmek
Basitçe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kolay
Laptop kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dizüstü
Dönmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geri Gelmek, Vazgeçmek, Caymak, Benzemek, Burulmak, Değişmek, Devretmek, Dönüşmek, Hatırlamak, Kayıtmak, Kesilmek, Sapmak, Yönelmek
Kampanacı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzenbaz, Hilekâr, Sahtekâr
Gaseyan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İç Bulantısı, Kusma
Dadı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Daye
Nikbinlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İyimserlik
Basılış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Baskı
Okşar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özdeş
Vızlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vızıldamak
Hava kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tenek, Atmosfer, Ambiyans, Ahvalruhiye, Âlem, Beste, Cazibe, Çevre, Durum, Eda, Esinti, Esir, Gökyüzü, Keyif, Muhit, Ortam, Tarz
Ağlatı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tragedya, Trajedi
Gösterme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tayin, Teşhir
Sağlamlaştırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Berkitmek, Perçinlemek
Malayani kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saçma
Haysiyetsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Onursuz, Kişiliksiz
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.