Basitçe kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Kolay
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Asma Bıyığı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sülük
Meyan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ara, Orta
İcap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gerek, Lüzum, Zaruret, Gereklik, İster
Rencide kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalbi Kırılmış, İncinmiş
Gelgit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabarma, Meddücezir
Tutuşturmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dökmek, Yakmak
Lütufkâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kibar
Tıp Bacısı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hasta Bakıcı, Hemşire
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Esbak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eski, Geçmiş
Şımarık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arsız, Erköyün, Yüz Bulmuş, Şımarmış, Şımartılmış
Loka kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çalım, Gurur, Çapaçul
Kırtasiyecilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bürokrasi
Yağsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnce, Zayıf
Altüst Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yıkmak
Vira kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arasız
Bılkımak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmak, Erimek, Yumuşamak
Eklenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Binmek, Gelmek
İsteyen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Talip
Uyuşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yola Gitmek, İmtizaç Etmek, Mutabık Kalmak
Ağir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağır, Değerli
Mevzu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bahis, Konu, Laf, Sadet
Kâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fayda, İş, Kazanç, Menfaat, Meyve, Ticaret, Yarar
Haberci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ulak, Muhbir, Müzevir
Evveliyat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öncesi
Murakıp kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Denetçi
Jale kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kırağı, Çiğ
Test Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Denemek, Ölçmek, Sınamak
Şaibe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayıp, Güman, Hile, Kir, Kusur, Leke, Şüphe
Tevellüt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğma, Doğum
Uhuvvet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kardeşlik
Çukurlaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çökmek
Ukmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak, Düşünmek, Paykamak
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.