Gına kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Usanç, Bıkma, Bolluk, Yetinme
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Toplanmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mecmu, Toplu
Mülkiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İyelik, El
Alim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilen, Bilgin
Anofel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çimil
İka Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşlemek, Yapmak
Literatür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaynaklar, Yazın, Edebiyat, Kaynak
Donatma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Donatım, Teçhiz
Dinçleşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dincelmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Mahkeme Kapısı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahkeme
Kanı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akıl, Düşünce, İnanç, Kanaat
Kabotaj kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Denizcilik
Pintilik Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kısmak
Hayırsever kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yardımsever, Hayırsever, İyilikçi
Mesken kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konut, Ev, Otru
Beyazlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağarmak, Beyazlaşmak
Esindirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlham Etmek
Uyak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kafiye
Zırdeli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çılgın
Korumacılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Himayecilik
Dikte kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yazdırma
Masum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Suçsuz, Günahsız, Saf, Temiz, Yazıksız, Küçük Çocuk
Emirname kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buyrultu
Katre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Damla
Tomurcuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gonca
O An kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derken
Koru kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Meşecik
Gayz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hınç, Öfke
Hapsetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alıkoymak, Engellemek, Kapamak, Sınırlamak, Tutuklamak
Tabu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tekinsiz, Dokunulmazlık, Yasaklı
Mazeret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bahane, Özür, Gerekçe, Zorluk
İnkıta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesinti
Baziçe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oyun
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.