Görülmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Rastlanmak, Seçilmek
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Murat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Amaç, Dilek, Erek, Gaye, İstek
Kökeninden kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Esasen
Siret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaradılış, Yaşamöyküsü
Büro kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bölüm, Ofis, Şube, Yazıhane, Çalışma Odası
Zekâ kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akıl Yürütme, Anlak, Dirayet, Zeyreklik, Feraset, Kafa
Çağlayan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şelale, Çavlan, Çağlar
Tevellüt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğma, Doğum
İhbar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bildirme, Duyurma, Haber Verme, Habercilik, Bildirim, Ele Verme
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Geli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kilo
Yırtılmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Utanmaz, Yırtık
Şarki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğusal, Doğu
Deşarj Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boşalmak, Rahatlamak
Piyata kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tabak, Yassı
İhtimal Ki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Galiba
Münfesih Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dağılmak
Ahbapça kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçten
Isıdam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hamam
Alakok kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rafadan
Hükümlü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahkûm, Cezalı
Sükûnet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durgunluk, Dinginlik, Hareketsizlik, Sessizlik, Huzur, Rahat, Sükûn, Dinme, Yatışma, Devinimsizlik
Vıcık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yumuşamış
Kıskançlık Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıskanmak
Don kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Giysi, Külot
Sari kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşıcı, Bulaşkan, Geçici, Geçen, Bulaşık,
Beşer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnsan, İnsanoğlu
Berceste kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güzel, Latif, Seçme
Düğümlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağlamak
Boyunca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boyu veya Uzunluğu Kadar; Sürdüğü Zaman Kadar, Süresince
Kısıtlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahdutlaştırmak, Sınırlamak, Tahdit Etmek, Hacir Altına Almak
Çekimsenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaçınmak
Kontör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konuşumluk
Feminist kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dişilci, Hatuncu
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.