Geçici kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Bulaşıcı, Eğreti, Muvakkat, Muvakkati, Öteri, Sari, Yaya, Yolcu
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
İzmihlal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çökme
Kuaför kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Berber
Acınma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teessüf
Yöneltme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tevcih
Tamlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tamamlamak
Ümit Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beklemek, Ummak
Kritik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eleştiri, Nazik, Tehlikeli, Endişeli, Ciddi, Korkulu
Saylav kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mebus, Milletvekili
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Akrobat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cambaz
Küf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pas
Ahzüita kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alışveriş
Mineraloji kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bileşikbilim
Görüşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yarenlik Etmek, Sohbet Etmek; Ahbaplık Etmek; Müzakere Etmek
Oşinografi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Denizbilim
Hafif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kolay, Hoppa, Az, Fazla Olmayan, Ferah, Rahat, Uçuk, Yavaş, Yumuşak, Yüngül, Yeğni
Darlaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Daralmak
Pervin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ülker
Çekyat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kanepe
Bulutsuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açık, Berrak
Bitmiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tamam
Öz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Esas, Halis, Hakiki, Arı, Çay, Dere, Hamur, Hülasa, Kendi, Madde, Mahiyet, Ruh, Saf, Sonuç, Zat
Facialı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Feci
Sıkıt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Komprime; Düşük
Müstahkem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstihkamlı, Berkem
Meccanen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bedava, Parasız
Zifaf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gerdek
Rastık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürme
Firkete kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saç Tokası, Çengelli İğne, Tel Maşa
Atfetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yastamak, Dayamak, Yüklemek, Yöneltmek, Çevirmek, Vermek
Biçem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üslup
İstisna kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayrıksılık, Ayra, Ayrama, Ayrı Tutma
Dışderi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ektoderm
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.