Mineraloji kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Bileşikbilim
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Bıçkın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Külhanbeyi, Çapkın, Kabadayı, Deneyimli, Korkusuz, Gözü Pek, Yürekli, Cesur
Uygun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Elverişli, İyi, Makul, Munis, Mutabık, Muvafık, Münasip, Müsait, Şayan, Şık, Tatminkâr, Usturuplu, Yarar, Yaraşıklı, Yerinde, Yakışır, Yaraşır, Uz, Yararlı
Kadın Paltarı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Entari
Çelişme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tenakuz
Katiyetle kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesinlikle
Kösemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dilemek; Gıpta Etmek
Taşın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nakliyat
Hatırı Sayılır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oldukça Çok
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
İntaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bitirme
Elmastıraş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Elmas
Dayak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Destek, Dövme, Kötek, Mesnet, Rahle, Sopa, Sürgü, Vurma, Patak, Payanda
Şema kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şekil
Valilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vilayet, İl, İlteberlik
Güçbelâ kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güçlükle
Sergilemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teşhir Etmek, Nümayiş Ettirmek, Sergiye Koymak
Yarlıgama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağışlama
Emperyalizm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yayılmacılık, Sömürgecilik Yayılımcılık
Şey kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Madde, Nesne, Zat, Nen
Lanet Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lanetlemek
Dü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İki
Roketatar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bazuka
Teneffüs kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mola, Paydos, Solunum, Ara, Dinlenme Zamanı
Gamlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tasalanmak, Kaygılanmak, Üzülmek
Nine kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Babaanne, Büyük Anne, Büyükanne, Ebe, Nene
Zanaatkâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sanatkâr
Form kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Biçim, Şekil
Ulu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koca, Yüce
İkna Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnanmak, Kanmak
Başmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayakkabı, Paşmak
Sahiden kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gerçekten, Hakikaten
Cırmalamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tırmalamak
Psikopat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ruh Hastası
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.