Gösterge kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Belirti, İm, İşaret, Nişan, İndikatör, Müşir, Belirtke
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Mağara kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oyuntu, İn, Kovuk
Nazara Almak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zamanlamak
Vokal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ünlü, Sesli, Sessel
Onat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özenli, Düzgün, Muntazam, Yarar, Salih, Ahlaklı, Uygun
Kullanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çalıştırmak, Yararlanmak, Almak, Değerlendirmek, Dökmek, Giymek, Harcamak, İçmek, İstismar Etmek, İşletmek, Sarf Etmek, Sömürmek, Takmak, Tutmak, Yönetmek
Boyun Borcu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vecibe
Yangılı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mültehip
İfşa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açıklama, Yayma, Ortaya Dökme, Dile Verme
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Rahatlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Huzur, Konfor, Rahat
Rütbe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşama, Derece, Mertebe, Mevki, Paye, Sıra
Şerif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kutsal, Soylu, Temiz
Sentez kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bileşim
Tepinç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fevir
Ekstranet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dış Ağ
Düzeltme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Islah, Islahat, Reform, Rötuş
Bellemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aktarmak, Çapalamak, Öğrenmek, Sanmak
Kara Pazar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karaborsa
İyilikbilir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kadirşinas, Değer Bilir
Esrarengiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gizemli
Kırat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değer, Düzey, Nitelik, Seviye
Büyü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Afsun, Cadı, Efsun, Sihir, Füsun
Dayak Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaslamak
Pinpon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaşlı
Cesaret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüreklilik, Gözü Peklik, Bahadırlık, Ataklık, Atılganlık, Cüret, Güven, Yürek
Kucaklamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuşatmak, Sarılmak, Sarmak
Özsaygı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Onur, İzzetinefis
Aşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçmek
Direnç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mukavemet; Rezistans
Niyetlenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tasarlamak
Palazlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İrileşmek, Büyümek, Gelişmek, Varlanmak
Sıkıt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Komprime; Düşük
Soğutucu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buzdolabı
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.