Erkânıharp kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Kurmay
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Paycı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hissedar
Pozometre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Işıkölçer
Şoven kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağnaz Ulusçu
Bark kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Barınılan Yer, Mesken, Ev, Yapı, Otel, Park, Bahçe
Foya kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kusur, Açık, Fırıldak, Hile, Kelek
Özendirme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teşvik Etmek, Kulağına Koymak, Kızıştırmak, Teşvik
Carcur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fermuar
Pimpiriklenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuşkulanmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Şarkıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Solist, Okuyucu, Hanende, Muganni, Muganniye, Aydımcı
Emanet Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ismarlamak
Orostopolluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dalavere, Dolap
Emsalsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eşsiz, Benzersiz, Tek
Teist kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tanrıcı
Kovculuklar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tezvirat
Parçacık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kırıntı
Tevkif Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutmak, Tutuklamak
Örge kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Motif
Sallapati kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşüncesiz, Düşünmeksizin, Dikkatsizce, Saygısızca, Patavatsızca
Umulmayan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şaşmak
Gayrimemnun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kırgın, Kızgın, Küskün
Değmedüşer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıtkırıldım
Arıklık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zafiyet, Zayıflık
Ağı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zehir, Zıkkım
Gerekçe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Delil, Esas, Münasebet
Gaddarlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acımasızlık
Yolmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Almak
Anarşi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kargaşa; Başsızlık, Karışıklık, Düzensizlik
Antiparantez kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Antiparantez değil, doğrusu; Antrparantez: Ayrıca, Ayraçta, Söz Arasında, Sırası Gelmişken, Söz Açılmışken, Akla Gelmişken, Konuyla İlgisi Olmaksızın
Çatkın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mensup; Çatık
Yağcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dalkavuk, Yaltak, Yalaka
Tabiaten kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaradılıştan
Alışamamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Garipsemek
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.