Endokrin kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: İçsalgı
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Rücu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cayma, Dönme
Bedavadan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Parasız
Sıkıntısız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ak, Hafif
Talip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstekli, İsteyen, İstemci
Mütecessis kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Araştırıcı, Meraklanan, Meraklı
Barış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sulh, Hazar, Müsalaha, Barışmak
Köy kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kent
Çember kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Döngü, Manka, Çevre, Daire
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Münafık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sinsi
Üçüncül kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sülasi
Gönüllü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstekli, Fahri, Arzulu
Sedimatoloji kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tortulbilim
Hicvedilmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yerilmek
Saye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gölge, Yardım
Yavuzlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sertleşmek
Utmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yenmek, Yutmak, Ütmek
Mütemadiyen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürekli, Aralıksız, Devamlı, Ara Vermeden, Artsız Arasız, Biteviye
Direk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kazık, Sütun
Huylanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşkillenmek, Kuşkulanmak, Pirelenmek, Şeklenmek, Şüphelenmek
Artı Uç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anot, Pozitif Elektrot
Ateş Böceği kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yıldız Böceği, Yıldız Kurdu, Işıl böceği
Yarım Yamalak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gelişigüzel, Eksik, Elüstü, Fevrî, Tez, Üstünkörü
Edabazlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fiyaka
Bungunluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı
Sehim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hisse, Pay
Yadsımak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnkâr Etmek, Tanımamak
Sınırlanmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağlı, Kısıtlı, Mahdut, Münhasır
İddiasız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Savsız, Mütevazı
Yaprak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Varak
Berkitmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sağlamlaştırmak, Tahkim Etmek, Takviye Etmek, Raptetmek
Ummak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beklemek, Demek, Sanmak, Ümit Etmek, Düşünmek, Tahmin Etmek, İhtimal Vermek
Hoşnut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Memnun
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.