Edim kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Amel, Fiil, İvaz
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Simil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bacı, Hemşire, Kız Kardeş
Sedimantasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çökelme, Tortullaşma
Narahat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tedirgin
Antrparantez kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayrıca, Ayraçta, Söz Arasında, Sırası Gelmişken, Söz Açılmışken, Akla Gelmişken, Konuyla İlgisi Olmaksızın
Süblime kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aksülümen
Prizma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Biçme, Menşur
Kara Baht kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kara Yazı
Darmadağınık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karmakarışık
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Kaçıngan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekingen
Finiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bitme; Varış
Janr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tarz, Tür
Naziklik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nezaket
Kanıt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Delil, İz, İstidlal
Savsaklamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhmal Etmek, Ertelemek, Lengitmek, Sallamak, Uğunmak
Kaldığında kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kala
Yanılma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Galat, Hata
Zeng Sesi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zil
Dermek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derlemek, Toplamak, Teker Teker Toplamak, Devşirmek
Işıltı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Parıltı
Apostrof kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesme İmi, Kesme İşareti
Safi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Katıksız, Net, Sadece, Duru, Sadece, Temiz, Yalnız, Som
Gaye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Amaç, Erek, Hedef, Maksat, Meram, Murat, Uğur, Yol, Ergi
Edinmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sağlamak, Sahip Olmak, Kazanmak, Olmak, Yapmak, İktisap Etmek
Bölücü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Münafık, Fesatçı
Anide kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ansızın
Mahsuldar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Verimli
Zıpçıktı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gafleten, Gözlenilmeden, Türedi
Ahitname kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Antlaşma
Mürebbiye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğitmen, Dadı
Mantıksal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mantıklı
Emzik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İbik, Biberon
Dominant kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Baskın, Başat, Egemen, Hakim, Başta Gelen
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.