Sedimantasyon kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Çökelme, Tortullaşma
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
İde kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşünce
Zamansız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vakitsiz
Muhit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çevre, Etraf, Hava, Ortam, Vasat, Yöre, Saran, Çevreleyen
Baş Göz Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Evlendirmek, Birleştirmek
Hudut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Serhat, Sınır, Son, Uç, Ayırnak, Buç
Unutkan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Huşsuz
Ceza kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eziyet, Müeyyide, Yaptırım
Eksiltmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Almak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Çökelge kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Balçık, Bataklık
Yöntemsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uygunsuz
Orun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Makam, Mesnet, Mevki, Mansıp
Besbelli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Apaçık, Şüphesiz, Pek Belli, Görünüşe Göre
Medeni kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kültürel, Uygar
Serinkanlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soğukkanlı
Kasvet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Gam, Hüzün, Keder
Haksever kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğrucu
Sidik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çiş, İdrar
Özenme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özen
Oyma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hâk
Harap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yıkık, Bitkin, Laçka, Perişan, Viran, Yorgun
Mağduriyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adaletsizlik, Haksızlık
Vadesiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Günsüz, Süresiz
Hafıza kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bellek, Hatır, Yaddaş, Anlak
Talepkâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstemci
Sentetik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bileşik, Yapay, Bileşimsel
Kurcalamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karıştırmak, Araştırmak, Deşmek, Eşelemek
Yaşlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyümek, Eskimek, İhtiyarlamak, Kocamak
Çeşni kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özellik, Taam, Tat
Af kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağışlama
Sırgavıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anten
Vuzu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Abdest
Muayenehane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mualecehane
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.