Dinlenme kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: İstirahat, Tatil
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Katar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şimendifer, Tren, Taşıt Dizisi
Bücür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ufak Tefek, Kısa Boylu, Bodur
Sokur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Köstebek; Sönmüş
Nezarethane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözetimlik, Nezaret
Zarafet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İncelik, Nezaket, Zariflik, Güzellik
Tevdi Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bırakmak, Vermek
Tenbih kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öğüt
Aktif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Etkin, Canlı, Çalışkan, Hareketli, Cevval, Faal
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Hançerlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kamalamak
Padişahlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hanlık
Dövmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çarpmak, Çırpmak, Ezmek, Hırpalamak, Silkelemek, Tartaklamak, Vurmak
Kapitalizm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anamalcılık
Saat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sögen, Sayaç, Vakit, Zaman
Sektör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bölüm, Dal, Kesim, Kol
Kaymış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaçık
Flu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulanık
Diktacı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buyrukçu
Ayran Ağızlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boşboğaz, Geveze
Evetlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Onaylamak
Mazbut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzenli, Derli Toplu, Ahlaklı, Düzgün, Yazılmış
Dolu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Komple, Meşgul, Yoğun
Ezmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yassıltmak, Hırpalamak, Parçalamak, Çiğnemek, Çommak, Dövmek, Harcamak, Kahretmek, Kısmak, Öğütmek, Yenmek
Araç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alet, Anahtar, Kayıt, Taşıt, Vasıta
Eksper kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayırtman, Bilir Kişi, Uzman
Aheste Beste kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yavaş Yavaş
Elde Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Çıkarmak, Sağlamak, Temin Etmek, Ulaşmak, Uydurmak
Çalgı Orağı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tırpan
Tabiilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğallık
Fariza kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görev
İstelagmit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dikit
Tabaka kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Katman, Derece, Kat, Tütünlük, Kesim, Topluluk, Sınıf
Çorak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Verimsiz, Kıraç, Kısır, Yoksul
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.