Dayandırmak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Kesmek
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Likidasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tasfiye
Birincil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ana, En İlk
Abidevi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anıtsal
Ücra kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sapa, Uçra
Sınmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arızalanmak, Bozulmak, Kırılmak, Dağılmak, Perişan Olmak
Çarpınmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çırpınmak
Yemeni kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tülbent, Çit, Değirmi, Yazma, Ayakkabı
Ek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Devam, İlave, İlişik, Koşma, Şekilci, Ulama
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Ayazlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teras
Zemberek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yay
Kavi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayanıklı, Güçlü, Zorlu
Mantıksal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mantıklı
Küplü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayyaş
Tabu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tekinsiz, Dokunulmazlık, Yasaklı
Sarmaşan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sarılgan
Meyyal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğilgen, Eğilim, Eğilmiş, Meyilli
Ski kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kayak
Levye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kanırtmaç
Azgın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azmış, Azılı, Coşmuş, Taşmış, Ele Avuca Sığmaz, Haşarı
Devasız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çaresiz
Pardı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öksü
Tevahhuş Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ürkmek
Mukabil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karşı, Rağmen, Karşılık
Defetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Savmak, Savuşturmak, Kovmak
Teyit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğrulama, Gerçeklemek, Sağlamlaştırma
Ümitvar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Umutlu
Zatürre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Batar, Akciğer Yangısı
Bölüm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büro, Çağ, Devir, Fasıl, Göz, Kesim, Kısım, Kol, Kürsü, Departman, Seksiyon
Hasır Otu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saz
Yerleşme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstikrar, Teessüs
Gülücük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tebessüm
Ferah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntısız, Sevinçli, Geniş, Bol, Hafif, Sevinç, Sevinçlilik, Havadar, Aydınlık, İç Açıcı (Yer)
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.