Cansız kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Ölmüş, Bitkin, Güçsüz, Hareketsiz, Durgun
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Arızalanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmak, Sınmak
Suçüstü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cürmümeşhut
İrsiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalıtım, Veraset
Ayırtman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eksper, Ehlivukuf, Mümeyyiz
Küp Şeker kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesme Şeker
Bilgisayar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kompüter, Elektronik Beyin
Zerli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaldız
Tümbek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tümsek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Mahv kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yıkım, Yok Olma
Somurtmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Surat Asmak, Ekşimek, Yüz Asmak
Hasetlenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıskanmak
Kusur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eksiklik, Noksan, Nakısa, Hata, Ayıp, Özür, Teltik, Yanlış, Arıza, Kabahat, Pürüz, Şaibe, Ağdık, Ağman
Firak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayrılık, Ayrılış
Zehretmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkmak, Üzmek
Dekont kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hesap Dökümü
Esrarlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gizemli, Esrarengiz
Haydamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Defetmek, Kovmak
Sepi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dabaklık
Mücavir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Komşu
Steretching kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Germe
Gözlemlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözlemek, Müşahede Etmek
Halk Oylaması kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Halk Oyu, Referandum
Dadı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Daye
Pinti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cimri, Eli Sıkı, Hasis
Kıtlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azlık, Kesat
Kestirim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tahmin
Emperyalizm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yayılmacılık, Sömürgecilik Yayılımcılık
El kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ahali, Aşiret, Baskı, Defa, Etki, Halk, İl, Kez, Memleket, Mülkiyet, Pençe, Ülke, Yabancı, Yönetim, Yurt, Ecnebi, El Âlem
Mahvetme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kahır
Yelken kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yelkenli
Yürekli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cesur, Cesaretli, Cüretli, Kabadayı, Korkusuz
Mai kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mavi
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.