Borumsu kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Embubi
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Kafalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlayışlı, Bilgili, Akıllı
Kamuoyu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Efkârıumumiye, Halkoyu
Levha kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kara Tahta, Resim, Safiha, Tablo, Resim, Abela
Mevzi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duruş, Mahal, Yer, Konumluk
Muhtaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yoksul, Fakir, Gereksinimli, Eksikli
Edibane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nazik
Kompozitör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bestekâr
Mahalle Muhtarı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muhtar
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
İcatçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kâşif
Sıra kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aralık, Dizi, Düzen, Gün, Hiza, Nöbet, Rabıta, Saf, Silsile
Aytışmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Atışmak, Tartışmak, Münakaşa Etmek
Otoban kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hızyolu, Otoyol
Bol Bolamat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bolluk, Refah
Tarumar Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dağılmak, Karışmak
Götürge kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asansör
Seyirci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İzleyici, Temaşabin, Temaşacı
Yenirce kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Frengi
Adamakıllı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İyice, Bir Güzel, Güzelce, Enikonu, Gayet, Kıyasıya, Güzel, Pir
Çerağ kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Işık, Kandil, Mum
Sarsılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deprenmek, Irgalanmak, İrkilmek
Muhannet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alçak, Korkak, Namert
Hemreylik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayanışma
Nasılsa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Elbette
Cendere kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pres, Basınç Makinesi; Dar Dere, Boğaz
Engelleme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşgal
Amir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buyuran, Buyurucu, Üst, Baş
Canip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yan, Yön, Taraf, Cihet
Eklenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Binmek, Gelmek
Hırgür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekişme, Dalaşma, Kavga
Pahalanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pahalılaşmak
Yahu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hey, Bana Bak
Merhum Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölmek
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.