Bildik kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Aşina, Belet, Tanıdık, Tanış
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Ehli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ehlileştirme, Evcil
Endüstri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sanayi, İşleyim, Uran
Tecrübe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deneme, Deney, Deneyim, Sınama, Görgü
Bilgisayar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kompüter, Elektronik Beyin
Kakırdamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kurumak, Ölmek
Mihman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalıcı, Konuk
İfrite kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cadaloz
Ağırkanlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üşengen, Ağırcanlı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Antiparantez kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Antiparantez değil, doğrusu; Antrparantez: Ayrıca, Ayraçta, Söz Arasında, Sırası Gelmişken, Söz Açılmışken, Akla Gelmişken, Konuyla İlgisi Olmaksızın
Hayran Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şaşmak, Duygulanmak
Isıtmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kızdırmak
Bireşim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sentez
Büyükanne kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nine, Nene
Şarlatan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dolandırıcı, Aldatıcı, Yalancı
Koordinatör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eşgüdümcü
Ahmaklık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bönlük, Hamakat
Sivrileşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sivrilmek
Alem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bayrak, Sancak
Müstemleke kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sömürge, Tekel
Subjektif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öznel
Rençber kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çiftçi, Irgat, Gündelikçi, Eğner, Tarım İşçisi
Bir Kez kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bir
Fesleğen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Reyhan
Yaşlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyar, Karı, Koca, Pinpon, (Göz) Sulanmış
İtikat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnanç, İman, İnanma, İnan
Muvakkat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğreti, Geçici, Muvakkati, Örel, Geçeğen
Tokatçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dolandırıcı
Detant kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yumuşama, Gerginlik Azalması
Yâd kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anma, Hatır, Zihin, Başka, Yabancı, Karşıt, Muhalif
Kantarlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sınamak
Ufacık Tefecik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çelimsiz
Mayhoş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ekşimsi
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.