Büro kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Bölüm, Ofis, Şube, Yazıhane, Çalışma Odası
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Germek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekmek, Uzatmak
Rutubetlenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Islanmak
Ekalliyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azınlık, Azlık
Mesai kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çalışma, Emek, İş
Yalnız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ancak, Sadece, Ama, Bir, Hemen, Sade, Salt, Tenha, Şu Kadar Ki
İtfa Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ödemek
Gönenç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bolluk, Refah, Rahatlık Ve Varlık İçinde Yaşama
Sarp kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dik, Güç, Yalçın, Sert, Diklik, Yalman, Güçlük
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Doğrudan Doğruya kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilavasıta
Yarışma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müsabaka, Rekabet, Yarış, Yarışım, Telâhuk
Uyanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belirmek, Depreşmek
Kavgalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dargın
Kullanımda Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçmek
Neşterlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deşmek
Sulu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşık, Vıcık Vıcık
Geveze kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Atak, Boşboğaz, Çaçaron, Lafazan, Zevzek, Çenesi Düşük
Adilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşağılık
Cenah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kol, Taraf, Yan, Kanat, Kesim, Kuş Kanadı, Pazı
Ağyar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yabancılar, Başkaları
Transformatör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dönüştüreç
Karışmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akmak, Bakmak, Dolanmak, Engellemek, İlişmek, Katılmak, Müdahale Etmek
Bundan Sonra kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Artık
Stajyer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yetişimci
Haberci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ulak, Muhbir, Müzevir
Enfiye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Burun Otu
Yeğlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rüçhan
Zulmet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karanlık, Zifiri
Esaret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutsaklık, Kölelik, Boyunduruk
Otacı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hekim, Doktor
Kapılanma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İntisap
Kızılyörük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yılancık
Lazım Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gerekmek
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.