Böbür kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Kibir, Leopar
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Garnizon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alay
Sorumluluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boyun, Günah, Mesuliyet, Sorum
Anormal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olağan Dışı, Sıra Dışı, Dengesiz, Aykırı, Aşırı, Düzgüsüz, Davranışı Bozuk, Deli
Dayanıklı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sağlam, Metin, Devamlı, Dözümlü, Güçlü, Pek
Yüzüyola kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uslu, Uysal
Tayin Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Atamak, Belirlemek, Göstermek, Kaldırmak, Kararlaştırmak
Af kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağışlama
Arap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zenci
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Tazyik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Basınç, Baskı, Zorlama, Sıkıntı Verme, Sıkıştırma
İhbarcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muhbir
Hasımlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşmanlık, Yağılık
Özel Olarak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özellikle, Hususen
Üleştirme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tevzi
Yunak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hamam
Gölek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gölcük
Seyirlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görümlük
Alakadar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlgili
Çolak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sakat
Çığırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çağırmak, Seslenmek, Viyaklamak
Çıtkırıldım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değmedüşer, Küseğen
Utmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yenmek, Yutmak, Ütmek
Galip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yenen, Üstün, Baskın, Üstün Gelen, Yenici
Dürülmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Katlanmak, Sarılmak, Toplanmak
Kararsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekimser, Değişken, Karmakarışık, Mütereddit, Oynak, Düzensiz, İkircimli
Tavır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Davranış, Durum, Eda, Hâl, Tutum, Vaziyet, Gösteriş, Tafra
Yamaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yan, Bayır, Huzur, Kat, Ön, Yakın
Haşmet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görkem
Düşey kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şakuli
Fak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kapan, Tuzak
Yermek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçmek, Pislemek, Sövmek, Tiksinmek, Zemmetmek
Lehim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaynak
Kati kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesin, Değişmez, Mutlak, Maktu, Somut
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.