Çıtkırıldım kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Değmedüşer, Küseğen
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Gevşetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boşaltmak
Kavruk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yanık
Öğlen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öğle
Tevkif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alıkoyma, Tutuklama, Durdurma, Tutma
Dışında kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haricinde
Hesaplı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşünülmüş, Hesaplanmış, Ölçülü, Tedbirli, Tutumlu, Ucuz, Tasarlanmış
Duyulan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahsus
Sektör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bölüm, Dal, Kesim, Kol
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Demirli Beton kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Betonarme
Ders kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilgi Verme İşi, Çimke, Öğüt, İbret, Öğretici İz, İhtar, Muhazara
Hakaret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşağılama, Taşlama, Onur Kırma
Nihai kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Son, Sonuncu, Sonsal
Tanınmayan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yabancı, Yeni
Nâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ateş, Alaz
Aydınlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vuzuh, Sarahat, Işık, Aydın, Berrak, Fer, Nur, Saf, Temiz, Vazıh, Ziya, Ziyalı, Gündüz
Sakıt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşen, Düşük; Merih, Mars
Rafinaj kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arıtım
Rütbe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşama, Derece, Mertebe, Mevki, Paye, Sıra
Radyo kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dinleç, Ünalgı, Işın Yayımı
Efendi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Terbiyeli, Ağırbaşlı, Kibar, Saygılı, Bey, Koca, Nazik, Çelebi, Sözü Ve Kılığı Yerinde, Saygıdeğer, İnce
Sövme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalay, Küfür
Zaaf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güçsüzlük, Düşkünlük, Zayıflık, Dayanamama
Gafillik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gaflet
Kandal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pranga
Tabii Afet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğal Yıkım, Felaket
Tekst kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Metin
Dümbül kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dümbelek
Irgalanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sallanmak, Sarsılmak, Yalpalamak
Müdavim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gedikli, Sürekçi, Devam Eden, Ulayı Giden, Ulaylı
Şaşaa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görkem, Gösteriş, Tantana, Parlaklık, Parıltı
Has kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahsus, Özgü, Saf, Katışıksız, En İyi Cinsten
Ses Soluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gürültü, Patırtı
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.