Can kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Yaşama, Ruh, Birey, Emanet, Gönül, Güç, Hayat, Kişi, Sevimli
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
İstikamet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rota, Yön
Zımnen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alttan Alta, Kapalıca, Dolayısıyla
Silsile kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıra, Soy Sop, Atalar
Sonuncu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nihai
Vokabüler kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sözdağarcığı
Sedalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sesli, Ünlü
Sıfat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ön Ad, San, Bet, Keyfiyet, Yüz, Kılık
Gecelemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konaklamak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Ayıp kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kusur, Eksiklik, Leke, Damga, Utanç Verici, Noksan, Uygunsuz, Kötü, Şaibe
Almak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sahiplenmek, Ayırmak, Kaldırmak, Ele geçirmek, Fethetmek, Satın Almak, İçine Sığmak, Kabul Etmek, Kazanmak, İletilmek, Elde Etmek, Bürümek, Sarmak, Kaplamak, Kısaltmak, Eksiltmek, Yolmak, Koparmak, Temizlemek, Yol Gitmek, Çalmak, Başlamak, Yutmak, Kullanmak, Bağışlamak, Buyurmak, Çekmek, Gidermek, Girmek, Görmek, Koymak, Örtmek, Yok Etmek
Kuvvetleştirme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tekit
Huzurevi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Erinçevi, Kocalar Evi
Dinamik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hareketli, Canlı, Devingen, Etkin
Çile kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eza, Cefa, Azap, Zahmet, Bela, Dert, Gam, Kelep, Sıkıntı
Arasız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürekli
Şen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğlenceli, Neşelendiren, Neşeli, Sevinçli
Öncecilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnisiyatif
Bilecen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ukala
Mide kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kursak, Aşkazan, İç, İşkembe, Karın, Yürek
Acıkmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acmak
Ilımlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İtidalli, Mutedil, Orta, Ölçülü, Temkinli, Veznin
Göymek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yakmak
Frenlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Engellemek, Durdurmak, Yavaşlatmak, Gemlemek
Çekişmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kavga Etmek, Tartışmak, Bozuşmak, Mücadele Etmek, Yarışmak, Değişmek
Hınç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ateş, Gazap, Hırs, Kin, Öfke, Gayz
Kökelen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Semiz
İnsaf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adalet, İnsanlık, Merhamet, Vicdana Veya Mantığa Dayanan Adalet, Acı
İnisiyatif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öncecilik
Cemiyyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kurum
Büyütme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Abartma, Mübalağa, İlave
Cila kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Parlatıcı, Gösteriş
Fakirlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yoksulluk, Zaruret
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.