Açlık kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Kıtlık, Yoksulluk
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Küme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Grup, Kütle, Öbek, Takım, Tomar, Topa, Yığın, Lig
Aşiyan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ev, Mesken
Yalaza kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yalım, Alaz, Alev
Yetiştirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beslemek, İletmek, Tamamlamak, Yapmak
Hercümerç Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karıştırmak
Bozgun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmuş, Uçarı, Yenilgi, Hezimet
Sıkıntı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kasvet, Meşakkat, Ruhsal Yorgunluk, Sendrom, Cefa, Çile, Düşünce, Ezgi, Eziyet, Fırtına, Gaile, Hâl, Hüzün, Kahır, Kambur, Karanlık, Keder, Kor, Külfet, Mesele, Mihnet, Problem, Rahat, Sancı, Sorun, Usanç, Zaruret, Zehir, Zor, Tedirginlik, Eza
Muharrir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yazar, Yazman
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Solunum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teneffüs
Dalavereli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çirkin
Nanıaziz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ekmek
Erkek Berberi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Berber
Denyo kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Budala, Emanet, Rehin, Sersem
Alça kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Erik
Çekmece kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göz, Sıyırma
Kim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ki
İtlaf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öldürme, Yok Etme, Telef Etme
Yafta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Etiket
İndirme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İndirim
Vazgeçmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Caymak, Dönmek, Geçmek, Terk Etmek
Gürbüz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güçlü, Muhkem, Sağlam
Yersiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gereksiz, Boşuna, Abes, Anlamsız, Fuzuli, Uygunsuz
Ödeşme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Takas, Sayışma, Fit
Yapabilmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yetişmek, Gücü Yetmek
Addetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saymak, Öyle Saymak, Öyle Kabul Etmek
Mübadele kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değişme, Değişim, Değiş Tokuş
Yabansı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Garip, Acayip, Çirkin, Kanunsuz, Kötü
Fesat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozukluk, Arabozucu, Karışıklık, Hile, Kargaşalık, Kundak, Bozut
Hücum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Atak, Hamle, Saldırı, Taarruz, Saldırma
Tahammül Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayanmak, Gelmek, Götürmek, Kaldırmak, Katlanmak
Değerbilir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İyilikbilir, Kadirbilir, Kadirşinas
Sivrileşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sivrilmek
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.