Abidik Gubidik kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Abuk Sabuk
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Sınırlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belirlemek, Hapsetmek, Kısıtlamak, Mahdutlaştırmak
Ekincilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tarım, Ziraat
Sağlama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tedarik, Temin
Temenni Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dilemek
Yazıksız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Günahsız, Masum
Harmanlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karıştırmak
Tur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gezi, Dolaşma, Devir
Hayret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şaşkınlık, Şaşma, Aşakalma, Şaşıntı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Ateşlendirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kışkırtmak
İliştirilmiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlişik
Tuluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tulum
Sürme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Devam, İs, Sürgü, Sürme
Alarga Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uzaklaşmak
Bakmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aramak, Beslemek, Denemek, Görmek, Gözetmek, İlgilenmek, İncelemek, Karışmak, Korumak, Seyretmek, Uğraşmak
Kesinlikle kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Katiyen, Kesin, Keskinlikle, Muhakkak, Mutlak, Mutlaka, Nasıl, Pekâlâ
Sosyolojik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Toplumbilimsel, Toplumsal
Hususi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özel, Spesiyal
Tütsü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buhur, Duman, İçki
Kır Sakız Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sırnaşmak
Tanzim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltme, Düzenli, Düzgün, Düzenleme, Yasama, Yoluna Koyma
Vekil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bakan, Milletvekili, Sözcü, Mebus, Yeke, Temsilci
Vakur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağırbaşlı, Ciddi, Veznin, Yalımlı, Onurlu
Cep Bıçağı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çakı
Olamaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olanaksız, Gayri Mümkün
Tahsis Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açmak, Adamak, Ayırmak, Bağlamak
Çit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çeper
Bitek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Verimli (toprak), Mümbit
Gümbürdemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölmek
Kils kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kireçtaşı
Tak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Süslü Kemer
Yüce kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ulu, Büyük, Ulvi, Yüksek
Rahatsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tedirgin, Keyifsiz, Hasta
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.