Açıklamak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: İzah Etmek, Tavzih Etmek, Göstermek, Yayımlamak
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Sendrom kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belgi, Belirti, Sıkıntı
Antrakt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ara
Yad kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özge, Yabancı
Ziyaret Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görmek, Uğramak
İşret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçki
Deniz Hırsızı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korsan
Düğüm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ukde
Işın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şua
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Sindirim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hazım
Ağıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hale, Ayla, Saya
Sanal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Farazi, Tahminî, Mevhum
Şetim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sövme, Sövgü
Denetlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Onaylamak, Teftiş Etmek, Murakabe Etmek, Kontrol Etmek
Hisse kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pay, Tutam
Okul kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mektep, Meslek
Zıpçıktı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gafleten, Gözlenilmeden, Türedi
Harp kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cenk, Savaş, Muharebe
Yalpı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yamaç
Başvurmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müracaat Etmek, Gezmek, Gitmek
Ceylan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geyik, Ceren, Ahu
Savurmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaymak, Saçmak, Sallamak, İsraf Etmek, Dağıtmak, Söylemek, Fırlatmak, Dökmek, Boşuna Harcamak
Haylaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hayta, Afacan, Çapkın, Hınzır, Nadinç, Yaramaz
Kafalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlayışlı, Bilgili, Akıllı
Adi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bayağı, Aşağılık, Kalitesiz, Niteliksiz, Sıradan, Değersiz, Kötü, Olağan, Alçak, Aşağı, Süfli, Ucuz, Yoz
Emin Amanlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Emniyet, Güvenlik
Koşa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çift, Eş, İkiz
Maruf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilinen, Belli, Meşhur
Kervansaray kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Han
Örtmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Atmak, Basmak, Bürümek, Çekmek, Gizlemek, Kapamak, Kaplamak, Saklamak, Sarmak
Olta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzen, Hile, Karmak, Oyun, Yem
Kâmilen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büsbütün, Toptan, Hep Birden
Geçmişte kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eskiden
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.