Başvurmak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Müracaat Etmek, Gezmek, Gitmek
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Denli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derece, Kadar
Nezaketsizlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabalık
Yavaş Yavaş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tedricen
Puan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sayı, Benek, Hal, Nokta, Ölçü, Birim
Haymana kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tembel
Galeyan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Coşma, Kaynama, Coşkunluk
Yitmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaybolmak, Sönmek, Yok Olmak, Fevt Olmak, Telef Olmak
İçi Boş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değersiz, Kof
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Didiklemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Araştırmak
Kabul Töreni kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Resepsiyon
Bir Lahzada kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çabucak
Bukağılamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kösteklemek
Farklı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başka, Değişik
At Bakıcısı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seyis
Çımkırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pislemek
Tekâmül Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gelişmek
Saylamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seçmek, Önem Vermek, Saymak, İtibar Etmek
Haz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ezgi, Lezzet, Zevk, Hoşlanma
Elulağı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yardımcı, Yamak
Muarefe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tanışma
Nefes Almak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Solumak
Susuzluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hararet
Sükûn kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durgunluk, Sükûnet, Dinme, Dinginlik, Devinimsizlik
Zamanlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hesaplamak, Nazara Almak
Çığırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çağırmak, Seslenmek, Viyaklamak
İane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağış, Yardım
Gürüldemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tangırdamak
Çekici kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cazip, Ilımlı, Cazibedar, Dişi, Cazibeli
Yaşlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyar, Karı, Koca, Pinpon, (Göz) Sulanmış
Asillik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asalet
Esvap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Giysi, Giyecek, Elbise
Rast kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğru, Düzgün, Tesadüf
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.