İzlev kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: İşlev
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Rahatsızlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hastalanmak
Söyleşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müzakere Etmek
Vebal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Günah
Kof kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boş, Değersiz, İçi Boş, Mazmunsuz, Bilgisiz, Yetkisiz, Güçsüz, Dermansız
Aysberg kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buzdağı
Vasıl Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çatmak, Ulaşmak, Varmak, Yetişmek
Akıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akışkan, Sıvı, Akar, Kıvrak
Ruşen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Parlak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
İstemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beklemek, Dilemek, Arzulamak
Keşik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nöbet, Sıra
Kanıt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Delil, İz, İstidlal
Dikici kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çiftçi
Yol Halısı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yolluk
İhdas Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kurmak
Rükû kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öne Doğru Eğilme, Namazda Elleri Dize Dayayıp Eğilme
Palmiye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Latanya
Havali kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çevre, Dolayı, Bölge, Yöre
Yatkın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yatık, Çürük, Yetenekli, Becerikli, Benimsemiş, Alışmış, Eğilimli
Hüsnüniyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yürek Temizliği, İyi Dilek, İyi Niyet
Nezaret Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bakmak, Denetlemek
Silik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sönük, Cansız, Ruhsuz
Teşebbüs Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Denemek, Girişmek, Koyulmak
Dızman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şişman, İri yarı
Firkete kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saç Tokası, Çengelli İğne, Tel Maşa
Kisve kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kılık
Mesafe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açıklık, Ara, Aralık, Uzaklık
Yemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aş, Yemek Yeme, Yiyecek, Taam, Ekmek, Batmak, Çizmek, Dalamak, Delmek, Harcamak, Isırmak, Kemirmek, Lokma, Mahvetmek, Oymak, Tüketmek, Aşındırmak, Bitirmek
Tapınç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İbadet, Ubudiyet
Yaprak Sigarası kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Puro
Sadır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başkan, Göğüs, Kalp, Sadrazam, Sine, Yürek
Oyunsal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dramatik
Soyağacı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şecere
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.