İrdeleme kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Mütalaa
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Rüsva kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rezil
Giyecek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Giysi, Kıyafet, Elbise, Giyim, Giyinecek, Paltar, Üst
Demokrasi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Halkçılık, El Erki, Demokratlık
Gussalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acıklı
Muahharen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sonradan
Yazığı Gelmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acımak
Menzil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çalım, Daire, Konak, Konut, Merhale, Erim
Kapatılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesilmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
İstintak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kovuşturma, Sorgu, Sorgulama
Kondansatör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sığaç
Çoban Yıldızı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çolpan
Kâşı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çini
Terbiyevi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğitsel
Nail Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulmak, Erişmek, Kavuşmak, Ulaşmak
Umum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ahali, Bütün, Halk, Herkes, Kamu, Tüm, Hep
Hamal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taşıyıcı, Yükçü
Saklamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muhafaza Etmek, Örtbas Etmek, Gizlemek, Saklı Tutmak, Alıkoymak, Ayırmak, Bırakmak, Esirgemek, Gizletmek, Kaldırmak, Korumak, Örtmek, Tutmak
Harika kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olağanüstü, Mükemmel, Tam, Ülküsel, Tansık, Eksiksiz, Kusursuz
Terminal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstasyon, Gar
Fasıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bölüm, Devre, Dönem, Kısım, Koğ
Eşgüdümlü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koordine
Sebep kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İllet, Menşe, Münasebet, Neden, Saik, Vesile, Gerekçe
Töre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adet, Gelenek, Ahlak
Su Sığırı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Manda
Rençber kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çiftçi, Irgat, Gündelikçi, Eğner, Tarım İşçisi
Titrek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Işıldamak
Kırık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kırıntı, Melez, Üzgün
Barınak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ev, Yurt, Barı, Melce
Tüzel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hukuki
Ciklet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sakız
Köpürmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sinirlenmek, Feveran Etmek
Fakirce kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yoksul
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.