Terbiyevi kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Eğitsel
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Esbap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Elbise
Tekrarlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yinelemek, Tekrar Etmek
Stil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üslup, Biçem, Tarz
Fer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Işık, Parlaklık, Aydınlık, Güç, Kuvvet, Nüfuz, Canlılık
Seviyeli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzeyli
Ölümlü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fani
Sessizlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sükûnet, Sükût
Durulmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sakinleşmek, Uslanmak, Yatışmak, Sükun Bulmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Pençe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı El
Otorizasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yetkilendirme
Yürek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalp, Cesaret, Ciğer, Dil, Gönül, İç, İçeri, Karın, Kupa, Mide, Sadır, Sine
Pisboğaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Obur
Dilşat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mutlu, Bahtiyar
Alça kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Erik
Samimiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçtenlik
Tazim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ululama
Eksi Uç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Negatif Elektrot, Katot
Görmezliğe Vurmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görmezlikten Gelmek
Esmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üfürmek
Bayağı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adi, Aşağılık, Pespaye, Hemen Hemen, Âdeta, Kibar Olmayan, Basit, Sıradan, Alelade, Aşağı, Epey, Gerçekten, Hasis, Küçük, Oldukça, Süfli, Yoz
Komutanlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kumandanıık
Faal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çalışkan, Hamarat, Canlı, Aktif, Etkin, Cevval, Hareketli
Cerime kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Faul
Liyakat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yeterlilik, Kifayet, Uygunluk, Yaraşırlık, Leğim, Yararlık, İfayet
Seviye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzen, Düzey
Lakırtı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dedikodu, Ivır Zıvır, Laf, Söz
Muhteris kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hırslı
Yayımcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Naşir, Tabi
Küçümencik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Küçücük, Küçük
Işıldak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Projektör
Maaş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aylık
Sinirlendirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Germek, Kızdırmak
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.