İpsiz kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Haylaz, Serseri
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Bizar Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bıkmak, Usanmak
Yedinci Sanat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sinema
Emir Vermek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Komut Vermek
Falan Festekiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Falan Filan
Haletiruhiye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ahvaliruhiye
İlan Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yayımlamak
Durulmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sakinleşmek, Uslanmak, Yatışmak, Sükun Bulmak
Damping kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşürüm, İndirim, Ucuzluk
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Böhtan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tezvirat
Hanende kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Okuyucu, Şarkıcı
Ervah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ruhlar
Vücutlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İri
Geçmiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dün, Evvel, Geri, Mazi
Üniforma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Resmi Giysi
Tebliğ kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bildiri, Çıkış, Maruza, Bildirme, Eriştirme, Değirme
Kayırıcılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İltimasçılık
Tecrit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yalıtım, Yalıtım, İzolasyon, Soyutlama, Tekitme, Ayırma
Öğürtlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayırmak, Seçmek, Temizlemek
Koalisyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ortak Yönetim
Stilist kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Biçemci
Nallamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Takavlamak, Öldürmek
İzansız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlayışsız
Kültürel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Medeni
İhlal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozma, Dokunma, Zarar Verme
Borç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kredi, Ödev, Ödünç, Vecibe, Deyn, Yükümlülük
Habis kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alçak, Soysuz; Tehlikeli, Kötücül, Kötü
Kıta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ana Kara, Dörtlük, Parça, Tane
İvmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çabuk Davranmak, Acele Etmek
Şahitlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tanıklık
Edepsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şirret, Terbiyesiz, Sıkılmaz, Ahlaksız, Densiz
Ebemkuşağı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gökkuşağı, Yağmurkuşağı
Taammüm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yayılma, Genelleşme
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.