İnme kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Felç, Nüzul, Sekte
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Selamat Kalın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Allah’a Ismarladık
Mütekârip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yakınsak
Siktirici kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adi, Aşağılık, Bayağı
Âşık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vurgun, Tutkun, Ozan, Sevdalı, Meşhur, Müptela, Yangın
Melanet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyük Kötülük, İlenilecek İş
Denetlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Onaylamak, Teftiş Etmek, Murakabe Etmek, Kontrol Etmek
Kızoğlankız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bakire
Kademe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşama, Basamak, Derece, Pille
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Yontmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesmek, Tıraşlamak
Ay Işığı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mehtap
Evet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beli, Efendim, Oldu, Olur, Peki, Tamam, Ya
Prens kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tigin
Komplikasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yan Etki
Dernek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cemiyet, Kuruluş, Kurul, Deri, Düğün, Toplantı
Çelebi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Efendi, Terbiyeli, Centilmen
Andıç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muhtıra, Ajanda
İmparatorluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlhanlık
Bakıncak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nişangah
Fevk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üst, Yukarı
Harabat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yıkıntılar, Harabeler, Viraneler; Meyhane
Avlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yakalanmak, Avcılık Etmek
Hakikatli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vefalı, Vefakâr
Sulugözlü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözü Sulu
Pazarlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesim
Sabit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durağan, Durgun, Kesin, Oturaklı, Tutarlı, Tanıtlanmış
Özetlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hülasa Etmek, Kısaltmak
Beyazca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akça
Yargı Yeri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahkeme
Oyalanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aldanmak, Avunmak, Beklemek, Eğlenmek, Sallanmak
Direnme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mukavemet
Yahudi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Musevi
Tekevvün Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oluşmak
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.