İşare kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: İma, Telmih
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Sitayiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Övme, Övüş
Krank kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dingil
Mevki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Orun, Devlet, Durum, Kat, Mahal, Makam, Mesnet, Rütbe, Sandalye, Yer, Konum
Zillet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alçalma, Aşağılık
Melik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hakan, Hükümdar, Padişah, Kral
Şamatacı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gürültücü, Patırtıcı
Tashih Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltmek
Aysberg kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buzdağı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Elerki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Demokrasi (doğrusu el erki)
Ehemmiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Önem
Patronaj kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yönetim
Yetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkışmak, Gitmek, İdare Etmek, Kifayet Etmek, Ulaşmak, Kafi Gelmek
Azadelik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özgürlük
Fenalık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kötülük, Zarar, Şer
Salman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Serbest, Başına Buyruk
Muzipleşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Takılganlaşmak
Hazır Para kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nakit
Basınç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tazyik
Cüsseli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İri Yarı, İri Yapılı, İri Gövdeli
Fizik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hikmet
Haricen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dıştan
Mazeret Kâğıdı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tezkere
Hamle kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Atılış, Saldırış, Adım, Atak, Hücum, Atılım, Savlet
Kamyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yük Makinası
Kâhil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Erişkin
Hakketmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kazmak
Zayiat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zarar, Ziyan, Kayıplar, Yitikler
Silüet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gölge, Karaltı
Sezmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak, Çıkarmak, Duymak, Görmek, Hissetmek, Fark Etmek, Kestirmek, Duyumsamak
Kazançlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İyi
Tem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tema, İzdem
Çelim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güç, Kuvvet
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.