İmam kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Molla, Önder
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Pulsuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bedava, Beleş, Züğürt
Kaldırıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kriko
Sakınım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyat, Tedbir
Aşınmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yıpranmak, İncelmek, Eskimek, Yenmek
Uğru kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yol; Hırsız
Totem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ongun
Popülasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nüfus, Varlık
Durağan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sabit, Yerli, Hareketsiz
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Ecir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sevap, Ücret
Manşet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başlık, Kolluk
Seki Taşı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Parke Taşı
Kat Sayı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Emsal
Savunu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Savunma
Teşekkül Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belirmek, Oluşmak
Meknuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saklı
Toslamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tos Vurmak; Çarpmak
Mat Kalmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şaşalamak
Dönme Kebap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Döner
Aydınlatılmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Münevver
Konservatör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutaç, Tutucu
Tefevvuk Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bastırmak
Biteviyelik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Süreklilik, Yeknesaklık
Taciz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tedirgin Etme
İstihza kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alay, Alay Etme, Eğlenme
Casus kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ajan, Çaşıt
Gösterge kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belirti, İm, İşaret, Nişan, İndikatör, Müşir, Belirtke
Cafcaf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şatafat, Gösteriş, Şirret
Çok Lazımlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Elzem
Harcamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dökmek, Ezmek, Geçmek, Kullanmak, Sarf Etmek, Tüketmek, Vermek, Yemek, Yok Etmek, Öldürmek, Feda Etmek
Nüsha kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Baskı, Elyazması, Aynı, Benzer, Kopya, Reçete, Sayı, Suret
Kaplaştırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Paketlemek
Adaklanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nişanlanmak
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.