İlişmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Bağlanmak, Değinmek, Değmek, Dokunmak, Karışmak, Müdahale Etmek
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Vurunmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koymak
Falsolu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yanlış
Kıpramak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıpırdamak
İrrasyonalizm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Usdışılık
Yurt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vatan, Memleket, Diyar, Dar, El, Emlak, İl, Konut, Mekân
Uyak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kafiye
Zevzeklik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Herze
Derin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dip, Koyu, Yoğun
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Cana Yakın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sevimli
Yâd kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anma, Hatır, Zihin, Başka, Yabancı, Karşıt, Muhalif
Lodos kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güney, Boz Yel, Ak Yel
Yani kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şu Ki, Demek, Bu Demek Ki, Şu Demek Ki, Sözün Kısası, Doğrusu
Murabahacı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tefeci
Geçme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçiş, Transfer
Bunalım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buhran, Kriz, Bunluk
Sepilemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uygulamak
Konsulto kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konsültasyon
Vasıflı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nitelikli
Kütle kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cemaat, Küme, Yığın
Zalim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zulmeden, Acımasız, Gaddar, Cellât, Katı, Kıyıcı
Nevbenev kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Envai Çeşit
Kafadar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hemfikir, Meslektaş, Kafa Dengi
Politika kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Siyaset, Yöntem
Yumruk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Baskı
Hemencecik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çabucak
Devasa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İrice, Dev Gibi, Çok Büyük
Tebaa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uyruk, Vatandaş
Grup kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Camia, Deste, Hizip, Kol, Küme, Öbek, Saf, Set, Takım, Zümre, Ekip, Türküm, Topluluk
Tarumar Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karıştırmak
Kimsesiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fakir, Gariban, Garip, Öksüz
Aygın Baygın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bitkin, Vurgun
Serkeşlik Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başkaldırmak
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.