İfrat kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Aşırı
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Tasarruf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Biriktirim, Tutum, Kullanma Yetkisi, Para Biriktirme, Artırım
Yetik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olgun, Yetişmiş
Faraş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hakendaz, Turfanda
Deformasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Biçimsizleşme
Mizan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölçü, Terazi, Sağlama
Meymenet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uğur
Zaruri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zorunlu, Mecburi, Elzem, Gerekli
Meğerse kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Meğer
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Tefriş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Döşeme, Döşenme
Tapınç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İbadet, Ubudiyet
Yayımcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Naşir, Tabi
Bazen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kimi Zaman, Arada Bir, Ara Sıra, Bazı, Kâh, Kimi
Kespetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kazanmak, Dinmek
Peyda Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkarmak
İhbarcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muhbir
Sayıklama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hezeyan
Yeter Sayı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nisap
İlga kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lağvetmek
Çıkarcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Menfaatperest
Pinpon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaşlı
Feyizli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Verimli
Sevinç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bayram, Ferah, Kıvanç, Mutluluk, Neşe, Şenlik, Şevk, Coşku
İkilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşmazlık, Tefrika
Saldırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Atılmak, Hücum Etmek, Salmak, Sarmak, Yürümek, Taarruz Etmek, Tecavüz Etmek
Zaruret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mecburiyet, Zorunluluk, Sıkıntı, İhtiyaç, İcap, Yoksulluk
Hatır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akıl, Durum, Gönül, Hafıza, Hâl, Kalp, Keyif, Sevgi, Yâd, Yâddaş, Zihin
Ömürlük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müebbet
Çekiştirme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gıybet
Vasat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ortalama, Orta, Muhit, Ortam, Şerait, Ara
Hırpalamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dövmek, Tepelemek, Örselemek
Tabaat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Basım
Aparey kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cihaz
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.