Çör kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Hastalık; Şeytan; Diken
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Seza kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaraşık, Değer
Viyaklamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağlamak, Çığırmak
Sermuharrir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başyazar
Sefalet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yoksulluk
Mürebbilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğitmenlik, Dadılık
Bölüşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üleşmek, Paylaşmak, Taksim Etmek
Dilbilgisi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gramer
Bekçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözetçi, Karakolcu, Keşikçi, Nokta
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Muhatap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hemsohbet, Aytanan, Aytanç
Önemsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cılız, Değersiz, Derme Çatma, İçi Boş, Ivır Zıvır, Küçük
Aksamayan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dakik
Tamamlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tümleç
Kin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hınç, Garaz, Nefret, Güçlü
Kelik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eski Ayakkabı
Haberleşme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İletişim, Muhabere
Doğru kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düz, Namuslu, Dürüst, Yasal, Gerçek, Güzel, Hak, Hakikat, Harbi, Sadık, Sevap, Tamam, Yakın
Yapma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Suni, Yapay, Yapmacık
Merhametli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vicdanlı, Acıyan, Müsamahakâr
Fonksiyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşlev
Komprador kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşbirlikçi
Kaydolmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yazılmak, Yazımlanmak, Kabul Olmak
Kiralamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutmak, İcareye Vermek
Ufacık Tefecik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çelimsiz
Sodyum Klorür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tuz
Ruhsatname kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ruhsat
Çarpış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Darbe
Mahzur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sakınca, Engel, Çekince, Sonuç Kötülüğü
Besbeter kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Daha Beter
Fürumaye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soysuz
Havale kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ismarlama, Devretme, Yüzetme, Göçürme
Saklama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muhafaza
Direkt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğrudan, Birbaşa, Düz, Duraksız, Doğruca, Dolaysız, Aracısız
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.