Yoğurt Çiçeği kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Papatya
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Hükûmet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İktidar
Yalancıktan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yalandan, Düzmece
Niyaz Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yakarmak
Haşlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaynamak
Kavşak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağız
Sene kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yıl
Salkı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Salık, Haber
Pozitivizm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olguculuk
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Çalapaça kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zorla Yürüterek, Sürükleye Sürükleye
Girev Götürmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haczetmek
Arkalık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Semer
Çelişmez Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutmak
Piyasa Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dolaşmak
Emperyalizm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yayılmacılık, Sömürgecilik Yayılımcılık
Enerji kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Erke, Güç
Sefarethane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyükelçilik, Elçilik
Host kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konukçu
Birikmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üşüşmek, Yığılmak, Yığışmak, Toplanmak
Flaş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözde, Ünlü
Dincelmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dinlenmek, Konaklamak
Karımak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyarlamak, Kocamak, Yaşlanmak
Danışıklı Dövüş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şike
Kanıt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Delil, İz, İstidlal
Süpürmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çalmak, Kovmak, Tüketmek
Tıkız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Berk, Katı, Muhkem, Sıkı, Tıknaz, Dolgun, Şişkin, Kalın, Yağlı, Yoğun
Yalıncak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıplak; Fakir; İnsan, İnsanoğlu
Mirasyedi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalıtçı
Fakir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fukara, Kembağal, Kimsesiz, Yoksul, Zavallı, Güçsüz
Pul kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Para
Lanse Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Meşhur Etmek, Tariflemek
Münakaşa Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tartışmak
Geçimsizlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hırgür, Hırıltı, Zıddiyet, Zırıltı
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.