Çalapaça kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı:
Zorla Yürüterek, Sürükleye Sürükleye
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Tutulu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutulmuş, Mevkuf
Materyalist kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Maddeci
Delice kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şahin
Açıktan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bedava, Karşılıksız
Müessiriyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Etkinlik
Sahan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sapılca
Şano kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sahne
Mücadele Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çatışmak, Güreşmek, Savaşmak, Uğraşmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Erişmiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nail
Sessizlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sükûnet, Sükût
Ede kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağabey, Birader
Egemenlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hâkimiyet, Hükümranlık, Buyruk, Hüküm
Dikizlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözetlemek
İğne Vurmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İğne Yapmak
Sidik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çiş, İdrar
Dayanaklık Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayanak
Can kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaşama, Ruh, Birey, Emanet, Gönül, Güç, Hayat, Kişi, Sevimli
Yok Yoksul kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fakir
Takat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derman, Güç, Hâl, Hız, Kuvvet, Mecal
Akarca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Küçük Akarsu, Kemik Veremi, Kaplıca, Fistül, Sürekli İşleyen Çıban
Blucin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kot
Yok Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Bağlamak, Gidermek, Kavurmak, Kazımak, Kırışmak, Kırmak, Mahvetmek, Silmek, Temizlemek, Yırtmak
Out kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dışarı
Tafra kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Böbürlenme
Şark kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğu
Pars kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çine, Kaplan, Leopar, Pelenk
Beyhude kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boşuna, Yararsız, Anlamsız, Sonuçsuz
Kıpramak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıpırdamak
İstiare kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğretileme, Ödünç
İtinasız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özensiz, Gelişigüzel, İhmalkâr, Vurdum Duymaz
Şekilbilgisi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Morfoloji
Karın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akıl, Göbek, Gönül, İç, Kafa, Mide, Rahim, Yürek
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.