Yaşmak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Ferace
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Embriyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dölüt, Oğulcuk
Terk Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bırakmak, Koymak, Vazgeçmek
Koşullar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şerait
Var kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mevcut, Olanca
Dalga kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alay, Gizli İş, Dalavere, Geçici Sevgili, Tolkun, Çalkantı, Dalgınlık, Macera
Raporlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaçık
Gerçekleşme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tahakkuk
Abone Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürdürümlenmek, Dadanmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Dızlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çarpmak, Soymak
Dipnot kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haşiye, Esletme
Malayani kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saçma
Tasdikli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Onaylı
Ağırlaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fenalaşmak, Kötüleşmek, Bozulmak, Yavaşlamak
Anahtarcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çilingir
Haberleşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mektuplaşmak, Telefonlaşmak, Muhabere Etmek, İletişmek
Subjektif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öznel
Yavan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Katıksız, Yağsız, Bilgisiz
Cümle Bilgisi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Söz Dizimi
Ateist kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tanrısız, Tanrıtanımaz
Natuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Söylevci
Küşayiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açıklık
Kadük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Önemsiz, Eskimiş
Yüz Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ismarlamak, Göçürmek, Havale Etmek
Eğreti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Geçici, Muvakkat, Muvakkati, Öteri, Takma, Üstünkörü, Yararsız, Uyumsuz, Yakışmamış
Olabilir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabil, Muhtemelen, Mümkün, Olur, Olanaklı
Doğrulama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tasdik, Teslim, Teyit
Şeytanlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hile, Kurnazlık
Edeple kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nazikâne
Radikal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kökten, Köklü, Kesin, Köktenci
Makam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Orun, Ölçü, Huzur, Kat, Koltuk, Mesnet, Mevki, Post, Sandalye, Terane, Yer
Pedagoji kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğitimbilim
Yeltemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kışkırtmak, Teşvik Etmek
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.