Yaşlanmak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Büyümek, Eskimek, İhtiyarlamak, Kocamak
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Sonuçlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müessir
Ön Yüz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cephe
Fürumaye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soysuz
Pelenk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaplan, Pars
Hazan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güz, Sonbahar
Falan Festekiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Falan Filan
Fırsat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vesile, Elverişli, Durum, Oğur
Mülahaza kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İrdeleme, Görüş, Düşünce
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Meyyal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğilgen, Eğilim, Eğilmiş, Meyilli
Isıölçer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalorimetre
Uzatmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Atmak, Dayamak, Germek, Göndermek, Oyalamak, Uzatmak, Vermek, Temdit Etmek
Kıyam Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayaklanmak, Başkaldırmak
Kinematik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Devinimbilim
Serinleşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Serinlemek
Yapı Taşı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Esas, Temel
Etnografik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Budunbetimsel
Ekti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arsız, Cimri, Yüzsüz
Santimantalite kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçtenlik
Kavun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yemiş
Kafiyesiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uyaksız
Teferruat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayrıntı, Detay
Komprador kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşbirlikçi
Derk Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Algılamak, Anlamak, Kavramak
Muaf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağışık, İmtiyazlı, Özgür, Serbest
Hemşehri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Memleketli, İldeş, Bölgedeş
Hapis kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cezaevi, Hapishane, Mahpus, Alıkoyma
Zarafetli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zarif
Başkaldırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayaklanmak, İsyan Etmek, Kabarmak, Kıyam Etmek
Satıh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üzeri, Yüz, Yüzey
Tavsamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lengimek, Yavaşlamak, Gevşemek
Organlar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üyeler
Direniş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karşı Durma, Karşı Koyma, Dayanma, Mukavemet
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.