Uzatmak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Atmak, Dayamak, Germek, Göndermek, Oyalamak, Uzatmak, Vermek, Temdit Etmek
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Yağar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yağmur
Aşağılamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hakaret Etmek, Tenezzül Etmek, Tezellül Etmek, Boyamak
Zalimce kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acımasız
Jant kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İspit
Sözünü Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlişmek, Temas Etmek
Sınır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çizgi, Had, Hat, Hudut, Limit, Nokta, Serhat, Son, Uç
Güvey kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Damat, Küreken, Yezne
Barhana kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kafile, Küçük Kervan, Göç, Göç Eşyası, Kullanışsız Konak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Kalay kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Küfür
Harlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alevlenmek
Tahavvül kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dönüşüm
Bulutlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kararmak
Etkinlik Merkezi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oditoryum
Dahilî İşler kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İç İşleri
Yapışkan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşık, Tutkal, Yapıştırıcı, Zamk
İhtiyat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sakınım, Yedek
Hadisesiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olaysız
Dolandırıcılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deleduzluk, Fırıldakçılık
Yüküm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zor, Mecburiyet, Mükellefiyet
Tavik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tehir
Çapkıncı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çapulcu
Anakent kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Metropol, Büyük Şehir
Hassa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hasiyet, Özellik
Dil Kavgası kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tartışma
Özne kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fail, Müptedi
Oturmuş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kök Salmış, Yerleşik
Koni kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sivrim
Körpe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taze, Genç, Güzel, Hoş
Kavuşturmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dolamak
Noksansız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tam, Eksiksiz
Gri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boz, Boz Renk, Kül Rengi, Kır
Reçine kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Salgı Özdeği, Akındırık, Ağaç Sakızı
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.