Vurma kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Dayak, İsabet
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Selamat Kalın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Allah’a Ismarladık
Kamus kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sözlük, Lügat, Büyük Sözlük
Heyhat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yazık
Nezdinde kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yanında, Katında
Cari kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akan, Akar, Geçerli, Yürür, Yürürlükte Olan, Olagelen, Geçen
Sadır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başkan, Göğüs, Kalp, Sadrazam, Sine, Yürek
Dejenere kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soysuz, Yoz, Bozulmuş
Sökmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayırmak, Çıkartmak, Götürmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Tek Tük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Az, Seyrek
Anakent kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Metropol, Büyük Şehir
Elem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağrı, Acı, Üzüntü, Dert, Keder
Şehremaneti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belediye
Serpilmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyümek, Gelişmek
Kaşe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Damga, Mühür
Savaşım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mücadele
Durum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pozisyon, Boyut, Gidiş, Hal, Hâl, Hatır, Hava, Hesap, Kalıp, Keyfiyet, Konum, Manzara, Mevki, Tavır, Vaziyet, Yağday, Yer, Davranış, Halütavır
Tanrı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Allah, Hak, İlah, Yaradan
Sızanak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sivilce
Bürokrasi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Resmiyetçilik, Kırtasiyecilik
Alfabetik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Abecesel, Dizinsel
Prezant kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tanıtımcı, Sunumcu
Tepirlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Elemek
Mineral kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bileşik, Maden
Takışmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dalaşmak, Tutaşmak, İtiraz Etmek, Tartışmak
Parasal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mali
Kondansör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yoğuşturaç, Yoğuşturucu
Gayrimütecanis kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayrışık, Ayrı Cinsten
Zeban kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dil
Antrenman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Egzersiz, İdman, Spor
Salatalık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hıyar
Özbek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yürekli, Cesur
Alicengiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kurnaz, Düzenci, Hileci, Üçkağıtçı Kişi
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.