Vira Etmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Almak, Toplamak
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Doğa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tabiat, Natür, Huy
Ucuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ehven, Adi, Bozuk, Erzan, Hesaplı, Makul, Düşük Ederli
Yürümek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkmak, Değişmek, Geçmek, Gezmek, Gitmek, Hareket Etmek, Hücum Etmek, İlerlemek, İşlemek, Kaplamak, Ölmek, Saldırmak
Şer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kötülük, Fena, Kötü
Küllenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Unutulmak, Yadırgamak
Randıman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahsuldarlık, Verim, Ürün
Sevinçlilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ferah
Başvuru kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müracaat
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
İçtenlikli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçten, Samimi
Koltuklamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pohpohlamak
Hoşluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Letafet
Tuturgu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durtut, Zapturapt
Laf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kelam, Kavil, Bahis, Dedikodu, Konu, Konuşma, Lakırtı, Mevzu, Söz
Anımsatmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uyarmak
Dümen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dalavere, Hile, İdare, Sükkân, Yönetim
Evveli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eskiden
Muharip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Savaşçı
Lirik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çoşkun
Otarmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gütmek
Sırf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yalnız, Salt, Tamamıyla, Büsbütün, Ancak, Baştan Aşağıya Kadar
Sevinç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bayram, Ferah, Kıvanç, Mutluluk, Neşe, Şenlik, Şevk, Coşku
Dinamometre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güç Ölçer
Eğlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutmak, Oyalamak, Durdurmak, Durdurmak; Avutmak
Haleldar Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmak, Sarsılmak
Akli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ussal
Vestiyerci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Askılıkçı
Okkalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyük, Ağır, Çok, Fazla, Hürmetli
Kuşatmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çevirmek, İhata Etmek, Kaplamak, Kucaklamak, Muhasara Etmek, Sarmak
Hatasız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yanılgısız, Doğru
Zavallı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Biçare, Âciz, Fakir, Fukara, Gariban, Garip, Miskin, Perişan, Acı Çeken, Mutsuz, Eksin
Tezgâh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Piştahta, Tersane
Bağlanmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlişik, Vurgun
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.