Tura kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Tuğra
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Protokol kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşma Tutanağı
Kompozisyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bileşke, Yazılı Çalışma, Tahrir, Kitabet
Değiştirme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tahrif, Tahrifat, Tebdil
Cidar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duvar, Köstek, Zar, Çeper
Bürokrat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şekilci
Yazı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ova, Düz Yer, Ova, Kır, Alfabe, Yazma İşi, Makale, Yazgı, Hat, Mektup, Kader
Münhasıran kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özellikle, Yalnız
Soysal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uygar, Medeni
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Şiddetlendirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Körüklemek, Pompalamak
Pulsuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bedava, Beleş, Züğürt
Aylamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beklemek
Besi Suyu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öz su, Usare
Karayazı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kötü Talih, Kara Baht
Alüvyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lığ
İskemle kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sandalye
Neticelenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sonuçlanmak
Döşenmemiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuru
Afi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gösteriş, Çalım, Caka, Fiyaka
Badana kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ahek
Geçe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaka
Alet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Araç, Aygıt, Cihaz, Maşa
Ansızın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birden, Birdenbire, Ani, Anide, Aniden, Ansız, Apansız, Apansızın, Dangadak, Defaten, Durup Dururken, Fücceten, Gürpedek, Larp, Larpadak, Patadak, Pattadak, Rappadak, Şakkadak, Şapadanak, Şappadak, Şırakkadak, Bedaheten, Fücceten, Nagehan, Vehleten, Gafleten, Ani Olarak, Nagehani, Hiç Beklenmedik Bir Anda
Küflenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Küf Atmak
Başefendi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başkatip
Namus Borcu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Borç
Rulo kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pasta, Tomar
Pencere kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cam
İmza Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İmzalamak
Gözlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Araştırmak, Beklemek, Gözetlemek, İncelemek, İzlemek, Kollamak, Korumak, Müşahede Etmek, Tarassut Etmek, İntizar Etmek
Yakışır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uygun, Yaraşıklı
Not kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derece, Kayıt, Kıymet
Usa Vurma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muhakeme
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.