Tom kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Kubbe
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Ekecek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tohum
Eksper kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayırtman, Bilir Kişi, Uzman
Evvelce kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eskiden, Önce, Önceden
Dolgunca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bol
Senlibenli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Samimi
Sur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Engel, Duvar, Hasar, Talih, Uğur, Şans, Kale Duvarı
Vazifesizlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görevsizlik
Selis kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akıcı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Vakitsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zamansız, Sürevsiz
Dayanışma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı El Birliği, Hemreylik, Tesanüt
Maldar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Celep
Titiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çakal, Müşkülpesent
Arlanmaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Utanmaz
Trampa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değiş Tokuş
Dallamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Budamak
Showroom kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sergi Evi
Soysuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cibilliyetsiz, Alçak, Asılsız, Nesilsiz, Pespaye, Dejenere, Ahlaksız
Avize kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asman, Çilçırak
Kemirici kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kemiren
Gereksinim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyaç
Bal Özü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nektar
Pekitme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tekit
Libas kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Giysi, Elbise
Aygıt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cihaz, Araç, Alet
Katletmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öldürmek
Ürkmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korkmak, Çekinmek, İrkilmek, Yılmak
Monizm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tekçilik
Mukayese kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıyaslama, Karşılaştırma, Kıyas, Ölçüştürme, Oranlama
Kısmen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bazı Bakımdan, Bazı Yönden, Bir Kısım, Kısımca
Ara Bozuculuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fesat
Sıklet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağırlık, Yük, Sıkıntı
Azgın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azmış, Azılı, Coşmuş, Taşmış, Ele Avuca Sığmaz, Haşarı
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.