Tiksinti kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Nefret
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Çekilmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azalmak, Katlanmak, Üstlenmek, Vazgeçmek, Yok Olmak
Rejim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzen, Yol; Diyet
Bukanak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayak
Katışıksız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arı, Halis, Has, Saf, Som
Ayrıntılı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnce, Mufassal, Uzun
Derdest Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Paketlemek, Yakalamak
Zırıldamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zırlamak
İktidar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güç, Dirayet, Hükûmet, Kifayet, Kudret, Erk
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
İnkıta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesinti
Künh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kök, Öz
Seyelan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akma, Akıntı
Kaplamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Basmak, Bastırmak, Bürümek, Dolmak, Kuşatmak, Örtmek, Sarmak, Tutmak, Yürümek, Yüzlemek, İstila Etmek
Takke kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arakçın
Yola Gitmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uyuşmak
Epeyce kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Epey
Viladet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğuş
Revnak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Parlaklık, Göz Alıcılık
Esaslanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kökleşmek
Muhteriz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekingen
Vefakâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vefalı
Yükseköğretim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ali Tahsil
Yazılı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nominal; Mukadder
Şarkşinaslık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şarkiyat
Malumatsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisiz
Kazulet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kocaman
Televizyoncu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İzleçmen
Vejetasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ur, Bitki Örtüsü, Olgunlaşma
Badi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ördek
Yük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bagaj, Kargo, Külfet, Ağırlık, Denk, Engel, Eşya, Gaile, Yüklük, Ödev
Zapt Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zorla Almak, Tutmak; Yazmak
Tutkun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağlanmış, Bağlı, Düşkün, Hasta, Mecbur, Meftun, Yangın
Hâkimlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yargıçlık
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.