Tepinç kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Fevir
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Debi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akım
Masaj kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ovum
Vestiyer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Askılık
Cezbetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hayran Etmek, Göz Almak, Çekmek, Bağlamak, Etkilemek
Bir Küme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fazla
İrticacı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gerici
Şimdiki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güncel
Ihmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oturmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Müktesep kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kazanılmış, Edinik, Edinilmiş
Ayran kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Katık
Çoğaltma Makinesi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müstensih
Atmosfer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buğuyuvar, Gazyuvarı, Havayuvarı, Hava
Tevsi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yayma
Şeytani kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şeytanca
Kuzguni kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kara
Koklamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kokmak
Turne kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gösteri Gezisi
Repertuar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dağarcık
Fırlangıç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fırıldak, Topaç
Pürtük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkıntı, Kabarcık
Vakıf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilen, Farkında Olan
Nısfınnehar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öğlen
Yavanlaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yozlaşmak
Pasaj kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bölüm, Parça
Temdit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uzatma, Sürdürme; Sulandırma, Seyreltme
Böcü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Böcek, Kurt
Dikkatsizlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gaflet, İhmal
Abidevi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anıtsal
İlkel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gayri Medeni, Barbar, En Adi, İptidai, Primitif
Anlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akıl Etmek, Soruşturmak, İdrak Etmek, Sezmek, Fark Etmek, Bilgisi Olmak, Başa Düşmek, Bilmek, Çakmak, Çıkarmak, Derk Etmek, Düşünmek, Görmek, Hissetmek, İhata Etmek, Paykamak, Takip Etmek, Yakalamak
Çocuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bala, Çağa, Döl, Enik, Evlat, Uşak, Velet, Yavru
Taramak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Süzmek
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.