Tedariklemek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Sağlamak
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Nabız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşünce, Eğilim, Niyet
Silindir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kubur, Yuvak
Yahut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ya da, Veya, Veyahut
Havale kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ismarlama, Devretme, Yüzetme, Göçürme
Hâkimane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Egemence, Yargıçça
İtlaf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öldürme, Yok Etme, Telef Etme
Buharlaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yok Olmak, Buğulaşmak, Tebahhur Etmek
Bahtiyar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mutlu, Talihli
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Muztarip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acılı, Acışmalı
Aylandız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kokar Ağaç
Dupduru kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Berrak
Kefalet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kefillik, Zaminlik, Oğalık
İmkânlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mümkün, Olanaklı
Esrimek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gaşyolmak; Vecde Gelmek; Mest Olmak, Sarhoş Olmak
Tekebbür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çalım, Gurur, Kurum
Peş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arka, Art
Tahsis Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açmak, Adamak, Ayırmak, Bağlamak
Obstrüksiyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Önleme, Engelleme
Taşak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haya
Geberik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölü
Karşıtlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zıddiyet, Mübayenet, Tezat, Zıtlık, Kontrast
Mefruşat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Döşeme, Döşemelik
Hapis kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cezaevi, Hapishane, Mahpus, Alıkoyma
Macerasız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Serüvensiz, Basit, Sıradan
Sahtecilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sahtekârlık
Sığırtmaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sığır Çobanı
Meraklanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaygılanmak, Umursamak, Tasalanmak, Üzülmek
Ahbaplık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hukuk, Hususiyet, Ünsiyet
Kıpkızıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşırı, Koyu
Arzuhalci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dilekçeci
Arz Derecesi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Enlem
Kahır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üzüntü, Sıkıntı, Dert, Yok Etme, Ezme, Perişan Etme, Mahvetme
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.