Tahıl kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Hububat, Zahire
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Dikkatsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Savruk, Dalgın, Özensiz, İhmalkâr
Uygun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Elverişli, İyi, Makul, Munis, Mutabık, Muvafık, Münasip, Müsait, Şayan, Şık, Tatminkâr, Usturuplu, Yarar, Yaraşıklı, Yerinde, Yakışır, Yaraşır, Uz, Yararlı
Atik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seri, Çabuk, Çevik, Kıvrak
Yıvışık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Islak, Kaygan, Yapışkan, Yılışık
Ağırlaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fenalaşmak, Kötüleşmek, Bozulmak, Yavaşlamak
Hafiye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gizmen, Dedektif
Tarihi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tarihsel
Tasarım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tasavvur, Dizayn
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Variyetli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Varsıl
Elmastıraş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Elmas
Etsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuru, Sıska, Zayıf
Dolu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Komple, Meşgul, Yoğun
Modernleşme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çağdaşlaşma, Çağcıllaşma
Küşat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açma
Sıklaştırma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teksif
Azadelik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özgürlük
Kenef kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Berbat, Pis, Tuvalet, Ayakyolu
Ütülmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaybetmek
İstinat Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayanmak
Dileyiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rica
Cüsse kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gövde, Yapı
Mesel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Atasözü
Atmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fırlatmak, Yollamak, Ertelemek, Örtmek, Koymak, Çatlamak, Yırtılmak, Götürmek, Söylemek, Alışmak, Çalmak, Çarpmak, Çekmek, Çıkarmak, Göndermek, Kovmak, Solmak, Uzatmak
Hidrofor kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Subasar
Mualla kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüce, Yüksek
Serdar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başkomutan, Başbuğ
Sulanmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Islak
Günahkâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fail, Sanık
Harmoni kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ahenk, Düzen, Uyum
Dört Kaşlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bıyığı Yeni Terleyen
Son Teşrin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kasım
Temaşaya Koymak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sahnelemek
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.