Tabı kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Bası, Baskı
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Çürüme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tefessüh
Modernist kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yenilikçi
Gayri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başka, Diğer, Başkası
Tasa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşünce, Efkâr, Endişe, Gam, Kaygı, Keder, Merak, Üzüntü
Eklemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlave Etmek, Tamamlamak, Çoğaltmak, Artırmak, Beslemek, Koşmak, Koymak, Ulamak
Bitirim Yeri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kumarhane
Maskaralık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soytarılık
Nispeten kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oranla, Biraz, Göre, Oldukça, Yanında, Bir Dereceye Kadar, Şöyle Böyle
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Ötürü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dolayı
Ruh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tin, Duygu, Emanet, Esans, Öz, İlke, Canlılık, Espri
Vazifesizlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görevsizlik
Savran kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Merdiven
Yabanketeni kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şeytansaçı
Pansiyoncu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Barınakçı
Hazım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sindirme, Sindirim
Mahkeme Kapısı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahkeme
İçtimaiyat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Toplumbilim
Müzminleşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Süreğenleşmek, Kronikleşmek
Sunmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arz Etmek, Yollamak, Göndermek, Takdim Etmek, Tanıtmak, Çıkarmak, Tutmak
Maşer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Toplum
İhtimam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hizmet, Özen, Özenme, Dikkatli Davranma, İtina
Jale kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kırağı, Çiğ
Özerk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağımsız, Muhtar, Muhtariyetlik, Otonom
Tahminen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşağı Yukarı, Kararlama, Yaklaşık
Klinometre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğimölçer
Letafet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İncelik, Yumuşaklık, Güzellik, Hoşluk
Özellikle kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alelhusus, Bilhassa, Hele, Hususen, Hususile, Mahsus
Yalın Durum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mücerret
Şakımak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ötmek, Söylemek
Lâfzî kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sözel
İmparatoriçe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlhatun
Dize kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mısra
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.