Sınaat kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Zanaat
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Tabi Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uymak
Limit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sınır, Son Had
Formen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ustabaşı
Acılaşma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acıma, Turşulaşma, Tüntleşme
Hayme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asmalık
Değinmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dokunmak, Temas Etmek, İlişmek
İlke kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Prensip, Kural, Yöntem, Esas, Umde, Unsur, Öge, Temel, Kanış
Ressam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bedizci
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Komite kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Encümen
Tanıdık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşina, Bildik, Tanış, Yâr, Dost
Asabileşme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kızma
Afsunlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyülemek
Şehirleşme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kentleşme
Müteessir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Etkilenmiş, Üzülmüş, Üzüntülü, Etkilenen, Yerinmiş, Acımış
Ferdası kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ertesi
Zayiat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zarar, Ziyan, Kayıplar, Yitikler
Erat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Erler
Hak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adalet, Doğru, Doğruluk, Gerçek, Hukuk, Kazanç, Kazı, Pay, Tüze
Tasrif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekimleme, Çekim
İdam Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asmak
Patchwork kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yama İşi
Ağı Otu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Baldıran
Salınım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Raks
Parantez kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayraç
Dolunay kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bedir
Mahmul kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dolu, Yüklem
Ahmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Budala, Aptal, Bön, Dangalak, Salak
Canlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İyileşmek, Kendine Gelmek, Kıpırdanmak, Depreşmek
İstifra Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kusmak
Bıdık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kısa, Tıknaz
Tercüme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çevirme, Çeviri
Kâşif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulgucu, Bulan, Bulucu, Keşfeden, Açınlayıcı
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.