Sıkmaç kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Kompresör, Mengene
İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Zıt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karşıt, Ters, Akis, Aksi, Karşı
Ekstre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özet, Özüt, Öz
Gazlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaçmak
Süt Kuzusu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bebek, Yavru
Büyükayı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dübbüekber
Eşit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müsavi, Aynı, Muvazeneli, Beraber, Müsavi, Tay
Daha Çok kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Artık
Aleni kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ortada, Açık, Meydanda, Belli
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü
Sütsüz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kart
Cengâver kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Savaşçı, Cenkçi, Savaşkan, Vuruşkan
Terbiye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Edep, Eğitim, Görgü
Buğu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buhar
Dolandırıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üçkağıtçı
Bayılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sersemlemek, Süzülmek, Mahmur Olmak, Bitmek, Ödemek, Vermek
Gözlem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müşahede, Rasat
Eritme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hal
Ahek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Badana
Tahliye Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boşaltmak
Delgi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Matkap
Cıbıldak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıplak
Normatif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuralcı
Metruk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bırakılmış, Kullanılmayan
Medeniyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kültür, Uygarlık
Yüksekokul kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ali Mektep
Götürge kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asansör
Israr Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Direnmek, Ekşimek, Tutturmak, Üstelemek, Zorlamak
Birlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vahdaniyet, Vahdet, Bağlantı, Bağlılık, Bütün, Tek, Benzerlik, Cüzütam, Dernek
Kıpır Kıpır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hamarat
Geri Bırakmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Atmak
Uyuşma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mutabakat, Anlaşma, İttifak
Yoldan Çıkartma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İğfal
Muharebe Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Savaşmak
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.